T24 Haber Merkezi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Medeni Kanun’un 99. yıldönümünde kadın haklarını koruma sözü verdi. Nazlıaka, müftülere nikâh yetkisi verilmesi ve yoksulluk nafakası gibi konularda yapılan değişikliklerin kadınların haklarını tehdit ettiğini belirtti ve bu yöndeki adımlara karşı mücadele edeceklerini vurguladı.
Nazlıaka, Medeni Kanun’un kabul edilişinin 99. yıldönümü dolayısıyla yayımladığı basın açıklamasında, Medeni Kanun’un kadınlar için bir dönüm noktası olduğuna vurgu yaparak, “Bu kanun, kadınların ikinci sınıf vatandaş sayıldığı dönemi bitirdi, kadınları özgür ve eşit yurttaş olarak topluma kazandırdı” dedi.
Nazlıaka, son dönemde Medeni Kanun’un kazanımlarına yönelik tehditler olduğuna dikkat çekti. “Müftülere resmi nikâh yetkisi verilmesi, yoksulluk nafakasının tartışmaya açılması ve aile mahkemelerine zorunlu arabuluculuk uygulaması planları” gibi adımların kadınları daha da savunmasız bıraktığını savunan Nazlıaka, iktidarın “reform” adı altında kadın haklarını budamaya çalıştığını öne sürdü.
“Arabuluculuk, kadınların can güvenliğini tehlikeye atar”
Boşanma davalarına zorunlu arabuluculuk getirilmesinin, kadınları şiddet döngüsüne hapsedeceğini söyleyen Nazlıaka, “Bir kadının boşanma kararı almak zaten çok zor. Bu sistem, kadına psikolojik baskı uygulanmasına ve boşanmaktan vazgeçirilmesine yol açabilir” dedi. Çocukların velayeti ve mal paylaşımı gibi kritik meselelerin arabuluculuk yoluyla çözülemeyeceğini belirtti.
“Nafaka reformu değil, kadınların özgürleşmesi için politikalar istiyoruz”
Nazlıaka, iktidarın yoksulluk nafakasını kısıtlama girişimlerine de tepki göstererek “Kadınlara adeta suçlu muamelesi yapılıyor. Biz ise reform değil, hakkımız olanı talep ediyoruz. Kadınlar, devletin sağlayacağı kreşler, yaşlı bakım evleri gibi hizmetlerle çalışma hayatında yer almak istiyor” diye konuştu.
“Aile işçinde kadın ve çocuklar şiddet görüyor”
Nazlıaka, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını ve 6284 sayılı kanunun hedef alınmasını hatırlatarak “Kadınlar, aile içinde öldürülüyor. Bu tabloya rağmen 2025’in ‘Aile Yılı’ ilan edilmesi bir çelişki. Kadınları kuluçka makinesi gibi gören anlayışa geçit vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
